Kan naklinin hepatit, (Karaciğer iltihaplanması) bulaşıcı sanlık ve AIDS gibi istenmeyen yan tesirleri vardır. Bu sebeple kendi kendine kan verme fikri gittikçe önem kazanmaktadır. Buna "otolog transfüzyon" denir. Bu işlemde, genellikle kişi kanını plânlanmış ameliyattan 6 hafta önce verir. (Pre-donasyon. Pre = Önce, donasyon = vermek). New England Journal of Medicine dergisinin yakın zamanda yaptığı bir araştırmada, yalnızca 50 kişiden 1 kişinin bu yola başvurduğu öğrenilmiştir. Bu işi yapan kişilerin en az % 40'ı, daha sonra ameliyatta, verdiği kendi kanına ihtiyaç duyabilir. Doktorlar kişinin kendine kan vermesini yaklaşık 10 seneden beri desteklemiş ve tavsiye etmiş olmalarına rağmen, bu uygulama 1980'den itibaren AIDS korkusunun yayılmasından sonra yaygınlaşmaya başlamıştır.
1988'de otolog türde kan vermenin bütün kan nakillerinin %5'inden daha fazla olacağı tahmin edilmektedir. Aylar yada yıllar sonra âcil durumlarda kullanılmak üzere, belli vericilerden alınan kanların kan bankasında saklanması ve sizin için kullanılması da mümkündür.
Korku bir yana, AIDS artık kan nakillerinde önemli bir faktör değildir. Bankada bekletilmiş kandan AIDS bulaşma riski her 100.000 urite kanda 1 uriteden azdır.
Gerçek tehlike ise Non A —non B Hepatitidir . Birden fazla nakillerde bu risk onda birdir. Siroz, kronik hepatit ve ölüm meydana gelebilir. Bu enfeksiyonun virüsü bulunamamıştır ve herhangi bir tarama testi yoktur. Eğer kişi ilerde plânlanmış bir tarihte ameliyat olacaksa, önceden kan vermekle hepatit tehlikesinden kendini korumuş olur. (Tabii ki kendisinde non A-non B virüsü olmadığını varsayarak!) mesela tipik bir kalça replasman (değiştirilmesi) ameliyatında 4-6 urite kana ihtiyaç vardır. Bu kan 42 gün süreyle sıvı olarak (2-3 litre) saklanabilir. Sağlıklı bir kişi her hafta 1 urite kan verebilir. Dolayısıyla 6 haftada 6 urite kan vermiş olur. (Doktorlar kan verme aralığının en az on gün olması gerektiğini belirtirler)
Eğer âcil bir ameliyata ihtiyaç varsa, bir yol daha vardır: Hastada ameliyat sırasında kaybedilen kan tekrar hastaya verilir. Buna (Intra Operative Sal Vage) denir. Kan hastadan aspire edilir, yıkanır ve tekrar hastaya 9 dakikada 3 urite gidecek şekilde verilir.
Özet olarak; Kesinlikle gerek duymuyorsanız trarsfüzyon kanı almayınız, fakat ihtiyacınız varsa, EN İYİSİ KENDİ KANINIZDIR.
Dr. Mustafa AKYÜREK
http://www.sizinti.com.tr/konular/ayrinti/kendinize-nasil-kan-verirsiniz.html
Popüler Yayınlar
-
Evlilikleri bitiren karşılıklı ilgisizlik, çiftlerin boşanma sebeplerinin başında geliyor. Zira iş dönüşü sıcak bir tebessüm bekleyen erk...
-
Osmanlı'nın kuruluş ve yükseliş döneminde medreseler ve Enderûn Mektebi'nin hâricinde iki tür özel okul bulunmaktaydı. Bunların bi...
-
Dünyada ne çok dünya var; ne çok ülke, kent, yol ve arzu… Yolların birleştiği kavşaklarda nereye gideceğini bilemeyen ne çok kafası karışık...
-
30 Mart yerel seçimleri sonuçları konusunda en isabetli oranlara ulaşan Gezici Araştırma Şirketi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesi bir ank...
-
Uzak Doğu kökenli olan yüz refleksolojisi, vücudun belli bölgelerinde toplanmış enerjiyi çözüyor ve bedenin kendi kendisini iyileştirme g...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder